DAHA YAŞANABİLİR BİR DÜNYA İÇİN DENEMEYE DEĞMEZ Mİ?
DAHA YAŞANABİLİR BİR DÜNYA İÇİN DENEMEYE DEĞMEZ Mİ?
Son günlerde hep aklımızdan geçen ve oldukça sık konuştuğumuz bir konuyu tatil dönemini fırsat bilerek paylaşıyoruz. Kendimizi daha güvende ve mutlu hissedebileceğimiz bir yaşam hepimizin ortak dileği. Buna ulaşabilmek için biz ne yapabiliriz, neleri değiştirebiliriz ?
Teknoloji gelişiyor, dünya değişiyor, hayatlarımız yeniden şekilleniyor. Ancak bir yandan da savaşlar yaygınlaşıyor, toplumları tehdit eden eylemler acımasızlaşıp daha çok can yakıyor. Bunun sonucunda hem kendi ülkemizde hem de diğer ülkelerde barışçıl yaşam ortamından gittikçe uzaklaşılıyor.
Bu durumu düzeltebilmek için tabii ki politik ilişkiler, üst düzey iletişim, en önemlisi dünya genelinde bu durumu düzeltme isteği gerekli. Yeni dünya düzeninde ülke yönetimlerine gelen bazı kişilere bakınca yakın dönemde bu pek de mümkün görünmüyor ne yazık ki.
Ancak içinde yaşadığımız toplum bizlerden yani bireylerden oluşuyor. Daha güvenli, daha huzurlu bir ortamda yaşamak için bizim de yapabileceğimiz çok şey olduğu bir gerçek. Bunun için ilk yapabileceğimiz yaşadığımız her ortamda, evimizde, mahallemizde, işe giderken yolda, iş yerimizde, alışveriş yaptığımız yerlerde iletişimde olduğumuz kişilerle doğru bir iletişim kurabilmek. Karşımızdakini anlayabilmek, kendimizi doğru anlatabilmek, saygı gösterebilmek ve saygı görebilmek.
Okullarımıza yürüyerek gittiğimiz 60’lı yıllarda hem ailelerimizi hem de bizleri güvende hissettiren, yol boyunca önünden geçtiğimiz mahalle esnafının bizleri tanıyor olması ve başımız sıkıştığında etrafımızda yardım isteyeceğimiz birilerinin olmasıydı. Günlük yaşamımızda karşılaştığımız herkesle kısa da olsa bir sohbet, bir selamlaşma imkanımız vardı. Bu sayede çok fazla kişiyle tanışırdık. Tabii ki o günlere dönme imkanımız yok. Çok daha yoğun bir nüfus içinde yaşıyoruz. İletişim araçları ve yöntemleri çok değiştiğinden daha kendi kendimize yaşıyoruz. Çevremize güvenmediğimiz için yeni insanlarla tanışamıyor, sadece çok güvendiğimiz kişilerle iletişimde bulunuyoruz.
Ancak büyük bir çoğunluğun paylaşamasa da sağlıklı bir iletişime ihtiyaç duyduğu bir gerçek. Otobüste, vapurda, yolda yürürken veya metroda selam verdiğim, yardımcı olduğum ya da bana yardımcı olan kişilerde bunu görüyorum. Bu yardımlaşmalar ile başlayan öyle güzel sohbetler oluyor öyle güzel insanlarla tanışıyorum ki anlatamam.
Bazen sadece bir “günaydın”, bazen bir “kolay gelsin” yüzünde sert bir ifade yerleştirmiş bir kişinin birden yüzünün aydınlanmasını sağlayabiliyor. Otobüsten çocuk arabası ile inmeye çalışan bir kadının yanından gelip geçmek yerine durup bir el uzatmak , durağı son anda fark edip inmeye çalışan bir amca için şoföre seslenmek, dik bir yokuştan ana caddeye çıkmaya çalışan bir arabaya durup yol verdiğinizde size nasıl teşekkür edeceğini bilemeyen bir sürücü, karşıdan karşıya geçmeye çalışan kişilere durup yol verdiğinizde aydınlanan yüzleriyle ettikleri teşekkür, otobüste yanınızda oturan üç çocuğuyla yola düşmüş ama hangi durakta ineceğini bilemeyen bir kadına yardımcı olduğunuzda duyduğunuz minnet dolu teşekkür ve benzeri güzel örnekler için…..
Ne dersiniz denemeye değmez mi ?
Serpil Büyükaltınçizme
[email protected]
21 Temmuz 2017
Bu yazıda değindiğimiz Küresel Hedefler :
Blogumuzdaki tüm makaleleri kaynak belirterek paylaşabilirsiniz.